- Çok yoğun çalışıyorum ve kendime zaman ayıramıyorum.
- Derslerden ve sınav stresinden bunaldım.
- Ne zamandır farklı bir yere gidip evden ve çocuklardan uzakta 1-2
saatliğine de olsa baş başa kalamadık.
- Hava çok sıcak ve dışarıda nefes alamadığımız için
klimalı yerlere mecbur kaldık.
- Gelecekle ilgili kaygılarımdan sıyrılıp huzurlu bir yerde
denizin kokusunu içime çekmek istiyorum.
- Ailemle ya da arkadaşlarımla
farklı ve güzel bir yerlere gitmek istiyoruz ama zaman yok.
- Evlilik stresi bizi bunalttı. Ev aramaktan, eşya bakmaktan, davetiye, davetliler, düğün, gelinlik derken kendimizi unuttuk.
Eminim ki bir çoğumuz bu
örneklemelerden en az birini yakın zamanlarda dile getirdik :) Tabi bunlara
satırlarca eklemeler yapılabilir.
Şimdi atın bu şikayetlerin hepsini bir kenara ve yazacaklarımı okuyun!!
Tüm çaba ve çalışmalarımız
gelecek için rahat bir hayat sürebilmek için değil mi? O
halde neden yalnızca geleceğe
odaklanarak içinde bulunduğumuz
zamanı kaçırıyoruz? Zaten dün de bu günü düşünerek
geçmedi mi? Peki neden hala yarını düşünmekten
kendimizi alamıyoruz? Şikayetlerle
doldurup kendimizi mutsuz edecek kadar fazla zamanımız olduğunun garantisi mi var elimizde?
Evet artık silkelenmenin zamanı geldi! İçinde
bulunduğunuz anı yaşamanın, bir daha geri gelmeyecek bu yaşınızın hatta anlarınızın tadını çıkarmanın zamanı. Bu zamana
kadar hayat koşuşturmasından kendinizi dinleyememiş "Ben
kendim için ne yapıyorum?" sorusunu kendinize sormamış olabilirsiniz. Ya da sorup, henüz cevap verememişken kendinizi başka bir
koşuşturmanın
içinde bulmuş olabilirsiniz. Belki 18 yaşındasınız, belki 20'li yaşlarınızda,
belki 30, belki 40, belki de tam emekliliğinizin
tadını çıkaracağınız yaşlardasınız. Harekete geçmek, farkına varmak hiçbirimiz için erken veya geç değil...
Eğer
varsa, öncelikle işe küslükleri
ve kırgınlıkları bitirmekle başlayın!
Annenizin-babanızın-eşinizin-sevgilinizin-arkadaşınızın kalbini mi kırdınız, hemen gönlünü alın. Sarılın, öpün,
özür dileyin, sürpriz yapın. Suçsuz olan siz bile olsanız, ikna etmek zor olsa
da bunu yapın. Çünkü ertelemek size hiç bir şey
kazandırmaz, aksine pişmanlık
verebilir.. Bunun sonuç vermeyeceğini düşünseniz de gururunuzu bir kenara
bırakın ve yinede deneyin.
Sonra da alın sevdiklerinizi yanınıza neyi en çok özlediyseniz,
ya da neyi isteyip de ertelediyseniz onun peşine düşün. Bunu düşünmek
bile sizi heyecanlandırdıysa hiç beklemeyin hemen harekete geçin.
Deniz kıyısında yalınayak yürümeyi mi özlediniz; durmayın hemen
gidin, yürüyemiyorsanız en azından denize ayaklarınızı sokun ya da deniz kokusunu
içinize çekin. Sokakta oyun oynayan çocuklar mı gördünüz; katılın aralarına ve yeniden çocuk olun onlarla. (İsterlerse deli olduğunuzu düşünsünler) Fotoğrafçılığa mı merakınız var; profesyonel olmanıza gerek yok, alın fotoğraf makinenizi -yoksa telefonunuzu- gözünüze hoş gelenleri
fotoğraflayın. Tatile gitmek istiyorsunuz ama şartlar mı el vermiyor; 2 saatlik tatil yapın mesela tüm düşüncelerden arınarak,uzaklarda olduğunuzu hayal ederek, daha önce hiç yürümediğiniz yerlerde yürüyün. Film yıldızı mı olmak istiyordunuz; en azından
çekim yaparken ve sevdiklerinize izletirken keyifli zaman geçirebileceğiniz amatör de olsa kısa film çekin. Yazmak mı istiyorsunuz alın
kalemi elinize ve içinizden ne geliyorsa dökün kağıda. Balık mı tutmak istiyorsunuz oltanızı almak veya kendi
oltanızı yapmak için ne bekliyorsunuz? Piyano mu çalmak istiyorsunuz; profesyonel
olamasanız da, tuşlara
dokunduğunuzda tahta çekice hayat
verdiğinizi düşünün. Spor
mu yapmak istiyorsunuz; size en uygun olanı hemen şimdi seçin. Mutfakla mı ilgilenmekten hoşlanıyorsunuz; hadi sevdiklerinize kendi ellerinizle yeni
lezzetler hazırlayın, lezzetli olmazsa da bu tatlı bir anı olarak kalır
akıllarda :) Malzemeniz yoksa ekmek üzerine pizza yapın mesela elinizdeki
malzemelerle. (Aman eski kaşarlı makarna yapmayın ama kötü kokuyor, tecrübeyle sabit :)
Yani diyeceğim o ki
isteklerinizi ertelemeyin. Yarını tabi ki düşünün ama
bu günü kaçırmadan... Çünkü bugün sahip olduğumuz enerji,
sağlık, yanımızda olan sevdiklerimiz hiçbirimize yarınlar için garanti
edilmedi...
Bize verilmiş tüm
güzelliklerin kıymetini bilelim.
An'larımızın kıymetini bildiğimiz,
sevdiklerimizin elini tuttuğumuz, şükürlerle dolu, güzel ve mutlu günler
dilerim.
EdDorine'den sevgilerle :)